Cumhuriyetimizin ilan edilişinin 102. yıldönümü, Mersin İlimizde coşkuyla kutlandı.   Valimiz Sayın Atilla Toros, beraberinde Garnizon Komutan Vekili  Tuğamiral Yücel Darcan ve Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer ile birlikte tören için hazırlanan araçla alana gelerek kutlama programına katılanları selamladı ve 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nı kutladı.   Saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşımızın okunmasının akabinde Şanlı Bayrağımızın göndere çekilmesiyle başlayan törende, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı kutlama mesajı okundu.   Vali Atilla Toros, günün anlam ve önemine yönelik yaptığı konuşmasında;    “29 Ekim; İstiklalimizin Güvencesi, Hürriyetimizin Tacıdır!   Küllerinden yeniden doğan bir milletin, ‘Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir’ diyerek, tarih sahnesine yeniden mühür vurduğu, gündür! Yüreğimizde, büyük bir gurur, tarifsiz bir coşku var bugün! Çünkü bugün, Cumhuriyetimizin ilanının, 102. yıl dönümü. Hepimizin bu büyük bayramı kutlu olsun!” dedi.   Vali Atilla Toros konuşmasının devamında; “Bundan bir asır önce, Kutsal vatanımızın dört bir yanı, işgal edilmişti. Gecesinde hüzün, gündüzünde acı vardı. Yüreklerde keder, zihinlerde endişe hakimdi. Gökyüzünü kara bulutların kapladığı, o karanlığa rağmen, umut, hiç sönmemişti bu topraklarda…   Çünkü Bu Millet, Son Sözünü Henüz Söylememişti!    Milletimiz, tarihi boyunca bağımsız yaşamıştı. İradesine esaret zinciri, asla vurulamamıştı. Kabullenemiyordu Şehit kanı ile kutsanmış, vatanın çiğnenmesini. Gururla dalgalanan bayrağının, boynunun bükülmesine, semada yankılanan ezanının, tehdit altında olmasına, yüreği dayanmıyordu.   Sadece, bir ışık arıyordu, bir kıvılcım bekliyordu. İşte tam bu anlarda, bir ses yankılandı, Samsun ufuklarında; ‘Çırpına çırpına ölmektense, çarpışa çarpışa ölürüz!’ diyen bir ses… O ses, Mustafa Kemal’in sesiydi! Ve o ses, bir milleti ayağa kaldırdı!   İşte Cumhuriyet; bedeli şehit kanıyla ödenen, milletimizin göğsüne taktığı, istiklal madalyasıdır. Galip olduklarını sananların, mağlup olarak ve nazlı hilâle selam durarak; ‘Geldikleri gibi gittikleri’ şanlı bir destanın, en güzel satırıdır.   Ülke Kılıçla Fethedilir, Kalemle Korunur.   Biz bugün akılla, bilimle ve üreterek bu emanete, tek yürek olarak, Cumhuriyetimize sahip çıkıyoruz.   Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde, bilimden teknolojiye, savunma sanayinden uzay çalışmalarına kadar, her alanda güçlü bir şekilde varız.   Cumhuriyetimizi, daha da güçlü kılacak, adımlar atıyoruz. Yerli ve milli kaynaklarımızla, başarı çıtasını, her geçen gün yükseltiyoruz. ‘Büyük ve Güçlü Türkiye’ vizyonuyla, Cumhuriyetimizin ikinci asrını, Türkiye Yüzyılı olarak taçlandırma yürüyüşümüzü sürdürüyoruz.   Mersin’imiz, bu büyük yürüyüşün, öncü şehirlerinden biridir. Ekonomisiyle, üretimiyle, insanıyla öne çıkan bir Cumhuriyet kentidir! Mersin, sahip olduğu eşsiz potansiyelini en etkin şekilde değerlendiriyor. Her sektörde eş zamanlı gelişim gösteriyor.   Bu duygularla, başta Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, kahraman silah arkadaşlarını, bu toprakları canlarıyla, kanlarıyla vatan kılan aziz şehitlerimizi ve kahraman gazilerimizi rahmetle, şükranla yad ediyorum.   Cumhuriyet Bayramımız kutlu olsun!” ifadelerini kullandı.   Günün anlam ve önemine dair hazırlanan gösteriler, şiirler ve konuşmalarla coşkuyla icra edilen kutlama programı ayakta alkışlanan resmi geçit töreni ile sona erdi.