Batman Organize Sanayi Bölgesi’nde 1. Kademe Evsel ve Endüstriyel Atık Su Arıtma Tesisi düzenlenen törenle hizmete açıldı.
Tesisin açılış törenine; Valimiz Ekrem Canalp, AK Parti Batman Milletvekili Ferhat Nasıroğlu, Vali yardımcıları, ilçe ve belediye başkanları, STK temsilcileri, kamu kurum müdürleri, OSB yönetimi ve sanayiciler katıldı.
Tesisin açılışında konuşan Valimiz, “Batman, üreten bir şehir olacak ama aynı zamanda koruyan bir şehir de olacak. Bir yandan organize sanayi bölgelerimizle, sanayi sitelerimizle, lojistik kentlerimizle, sera kentlerimizle üretimimizi artıracağız; kısa ve orta vadede 5 bin, uzun vadede ise 100 binin üzerinde kişiye istihdam sağlayacağız. Bu, bizim "üreten şehir" misyonumuzun gereğidir.
Ancak sadece üretmekle yetinmeyeceğiz. Aynı zamanda çevreyi koruyan bir şehir olacağız. Üretim yaparken doğaya zarar vermeyecek, her tesisimizi çevresel duyarlılıkla kuracağız.
Bu tesisin temelini iki yıl önce attık. Süreç boyunca tesisin her aşamasını yakından takip ettik. Sanayi Bakanlığı nezdinde ve merkezi düzeyde tüm girişimleri sonuçlandırarak bugünlere getirdik. Bunu kendi haline bırakmadık; adım adım takip ettik.
Bugün geldiğimiz noktada, bu sonucu görmekten büyük bir mutluluk ve gurur duyuyorum. Bundan sonra da Batman’da yapacağımız her yatırımda aynı hassasiyeti göstereceğiz.
Kuracağımız hiçbir organize sanayi, ne havayı, ne suyu, ne de toprağı kirletecek. Hedefimiz sıfır emisyon. OSB toplantılarımızda her zaman vurguluyorum: Bir OSB kurup içine iki-üç adet kimyasal salınım yapan tesis yerleştirdiğinizde tüm yapıyı bozarsınız. Buna gerek var mı? Hayır.
Eğer Türkiye'nin bacalı, kimyasal tesislere ihtiyacı varsa, bunun için ihtisas OSB’ler kurulur. Biz de Batman’da nasıl tarıma dayalı gıda ihtisas OSB kurduysak, kimyasallar için de özel alanlar oluşturulabilir. Ama Batman OSB’nin bütünlüğünü bozacak tesislere burada yer yok.
Batman’ın sanayi yapısını bozmaya, çevre duyarlılığını gölgelemeye kimsenin hakkı yok. Bundan sonra kurulacak her tesisin çevreye uyumu, OSB yönetimleri tarafından titizlikle gözetilecek.
Bir diğer önemli husus da kapasite. Kurduğumuz tesisler sadece bugünü değil, yarını da gözetmeli. Örneğin bugün açtığımız bu tesis, ileri biyolojik arıtma özelliğine sahip. Türkiye'de şu anda 292 faal OSB var, ancak sadece 70’inde ileri biyolojik arıtma tesisi bulunuyor. İşte Batman OSB bu 70’ten biri.
Arıtma tesisi kuruyorsanız ya en iyisini kurarsınız ya da hiç kurmazsınız. Nitelikten taviz veremeyiz. Hem nitelik hem de kapasite bakımından ileriye dönük, sürdürülebilir çözümler sunan bu tesisle Batman’ın çevre ve üretim dengesini bir kez daha ortaya koymuş oluyoruz.
Bugün burada açılışını yaptığımız tesis, sadece bugünün ihtiyacını karşılamak için değil, geleceği de düşünerek inşa edilmiştir. Bu tesisin en önemli özelliği kapasitesinin gelecekte yapılacak fazladan arıtmalara da cevap verecek şekilde planlanmış olmasıdır. Yani yarın bu şehre fazladan su gelirse, eliniz ayağınıza dolaşmayacak.
Şimdi size bir de kötü bir örnek vermek istiyorum: Batman şehir kanalizasyonunun arıtıldığı mevcut tesis. Tesis yapılmış ama nasıl yapılmış? Sadece çökertme tipi bir sistem kurulmuş. İleri düzey kimyasal ya da biyolojik arıtma yok. Oysa arıtma üç aşamalıdır: birincisi çökertme, ikincisi kimyasal arıtma, üçüncüsü biyolojik arıtma. Bu tesiste sadece birinci aşama var. Nitelik olarak yetersiz.
Peki kapasite? O da yanlış. Tesis 340 bin nüfusa göre kurulmuş ama Batman’ın nüfusu bugün 480 bine ulaştı. Üstelik bu tesise hâlâ 15 yıl daha borç ödüyoruz. Avrupa Yatırım Bankası’ndan alınan kredi Euro üzerinden ve tesis daha borcunu ödemeye başlamışken kapasitesi yetmez hale gelmiş.
İşte bu vizyonsuzluktur. Eğer vizyon yoksa, sonuç hem maddi hem çevresel olarak ağır olur. Biz bu yüzden diyoruz ki: Batman’da kurulacak her organize sanayi bölgesi kendi arıtma tesisine sahip olacak. Kuracağımız sanayiler ne toprağa, ne havaya, ne de suya zarar verecek.
Bir diğer önemli konu: Batman Çayı, İluh Deresi, Dicle Irmağı bugün neden kahverengi akıyor? Çünkü bu sulara tarımsal atık su karışıyor. Ama bu sadece "çamur" değil; bu akan şey toprağın en verimli, en nitelikli kısmı. Neden? Çünkü yanlış sulama politikaları var. Özellikle mısırda “Ne kadar çok sularsan, o kadar çok verim alırsın” gibi hatalı bir anlayış var. Bu da toprağın kaybına, su israfına ve çevre kirliliğine yol açıyor.
Aynı şekilde Batman’ın havası da yıllarca bu tür yanlışlardan dolayı kirlenmişti. Ama artık değişim başladı. Genel Sekreterimiz Abdülkadir Bey ve ekibiyle birlikte yürüttüğümüz projeyle şehri kum ocaklarından kurtarıyoruz. Kum ocaklarını şehrin dışına taşıdık. Malabadi bölgesine yönlendirdik. Yer tahsislerini yaptık. Bugün artık bu ocaklar şehrin uzağında faaliyet gösteriyor. Süreç kolay mıydı? Değildi. Zor muydu? Evet, çok zordu. Ama başardık.
Sonuçta geldiğimiz nokta gösteriyor ki: Doğru planlama ve kararlılıkla, hem şehrimizi geliştiriyoruz hem de çevremizi koruyoruz.
Batman artık Türkiye’nin en kirli havasını soluyan değil, en kaliteli havalarından birini soluyan şehirlerinden biri haline gelmiştir. Ancak bu yeterli değil. Daha temiz bir Batman için çalışmaya devam ediyoruz.
Bu kapsamda şehrin hemen yakınında faaliyet gösteren BİMS tesislerini şehrin dışına, Raman OSB’ye taşıyoruz. Mevcut 80 dönümlük alan yerine, onlara 280 dönümlük yeni alan tahsis ettik. Hukuka sonuna kadar riayet ederek, mevcut alanlarından daha büyük ve donanımlı yeni yerlerine taşınacaklar. Bu sayede hem üretim devam edecek hem de şehrin havası daha da temizlenecek.
Organize Sanayi Bölgesi (OSB), sadece sanayi demek değildir. Altyapı, enerji, su demektir. Kesintisiz enerji olmazsa sanayi gelişmez. Biz de bunun bilincindeyiz. OSB’mize ve şehrin güneyine hizmet edecek yeni trafonun temelini attık. İnşallah 6 ila 9 ay içinde tamamlanacak ve hizmete açacağız.
Sanayi için bir diğer önemli unsur sudur. Silvan Barajı’ndan cazibeyle endüstriyel su sağlayacak bir sistem kurduk. Bu projede Beşiri Belediyemizle birlikte çalışıyoruz. Oymataş OSB’de altyapı ihalesi başlıyor. Aynı anda hem altyapı firmaları çalışacak hem de yatırımcılar fabrikalarını kuracak. Aynen mevcut OSB’de olduğu gibi, el birliğiyle süreci tamamlayacağız. Bu model, Raman'da, Samanyolu'nda, diğer sanayi alanlarımızda ve lojistik merkezlerimizde de uygulanacak.
Ancak sadece sanayiyle değil, tarımla da mücadelemiz sürüyor. Yanlış anlayışlar nedeniyle barajlarımızın kanallarında suyun sadece %50’si kullanılabiliyor. Aşırı sulama nedeniyle topraklarımız tuzlanıyor ve verimsizleşiyor.
Bundan sonra çift ürün ekimini teşvik edeceğiz. Örnek mi? Çukurova'da çiftçiler önce sulamalı buğday ekiyor, ardından ayçiçeği. Batman'da neden olmasın? Bizim güneşimiz mi eksik? Tam tersine, Türkiye’nin en yoğun güneş alan coğrafyasındayız.
Sulamalı buğday ve ardından sulamalı ayçiçeğiyle tek üründen kazanılan 100 liraya karşılık, çift üründen en az 145 lira kazanılır. Bu farkı herkes bilmeli.
Ancak bu vizyonun önünde bir engel var: Mısır rantçıları. Mısır tohumunu, ilacını, ürününü satan bazı çevreler çiftçimizin kafasını karıştırıyor. Tarım İl Müdürlüğümüz doğru bilgileri veriyor ama bu kişiler sonra devreye girip çiftçileri yanlış yönlendiriyor. Bunlara geçit vermeyeceğiz! Mücadelemiz sürecek.
Batman’a ilk geldiğimde Google’da çıkan ilk haber “Türkiye’nin en kirli havası Batman’da”ydı. Hemen sabaha karşı Çevre Müdürümüz Muzaffer Bey’i aradım. Uzun süre çalıştık, araştırdık ve asıl kaynağı tespit ettik: Partikül kirliliği.
Petrol değil, esas sorun Batman Çayı boyunca uzanan kum ocakları ve tonajlı araçların yarattığı toz. Küçücük parçacıklar, soluduğumuz havayı kirletiyor. İşte bu sorunla da mücadele ediyoruz ve edeceğiz.
Batman’ın geleceği için yatırım yapmaya, mücadele etmeye, üretimi artırırken doğayı korumaya devam edeceğiz. Bu yatırımlar evlatlarımızın geleceği için. Hep birlikte daha temiz, daha güçlü bir Batman inşa edeceğiz” diye konuştu.
Açılış konuşmaların ardında Valimiz, çevrecilerle birlikte tesisin açılışını gerçekleştirdi.
"Milli Birlik ve Beraberlik, Gerçek ve Doğru Haber."
