Özbekistan’ın başkenti Taşkent ile Trabzon arasında doğrudan uçak seferleri başladı. Türkiye ve Özbekistan arasındaki tarihî ve kültürel bağları pekiştiren bu önemli adım, iki ülke arasında turizm ve kardeşlik ilişkilerini güçlendirmeyi amaçlıyor. Kültür ve Turizm Bakanlığı, Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı (TGA), Kültür ve Turizm İl Müdürlüğü, Trabzon Oteller Birliği Derneği ve Taşkent merkezli bir tur operatörünün destekleriyle hayata geçirilen seferlerin ilk uçağı, 177 yolcusuyla Trabzon Havalimanı’na iniş yaptı. İlk uçuş için Trabzon Havalimanı’nda özel bir karşılama töreni düzenlendi. Uçak, apronda su takı töreniyle karşılanırken, yolcular Türkiye, Özbekistan ve Trabzonspor bayrakları eşliğinde uçaktan indi. Halk oyunları ekiplerinin sergilediği gösterilerle renklenen karşılamada, misafirlere içecek, keşan ve çeşitli ikramlar sunuldu. Vali Yıldırım: “Kardeşlerimizi Ağırlıyoruz” Trabzon Valisi Aziz Yıldırım, basın mensuplarına yaptığı açıklamada Özbekistan’ın Türkiye’nin kardeş ülkelerinden biri olduğunu belirterek, seferlerin hayırlı olmasını diledi. Vali Yıldırım, “Bu sadece bir turizm hamlesi değil, aynı zamanda gönül köprülerinin kurulmasıdır. Gelen misafirlerimizi turist olarak değil, kardeş olarak görüyoruz.” ifadelerini kullandı. Yıldırım, Taşkent-Trabzon uçuşlarının her cumartesi karşılıklı olarak gerçekleşeceğini, ilerleyen dönemde ise haftada birkaç sefere çıkarılmasının planlandığını ifade etti. “Bu adım, Trabzon’un uluslararası turizmde yeni bir destinasyon olarak öne çıkmasına katkı sağlayacak. Orta Asya’dan gelen misafirlerimizin şehrimizin güzelliklerini tanımasını ve unutulmaz anılarla ayrılmasını diliyoruz.” dedi. Geniş Katılımlı Tören Karşılama törenine AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Trabzon Milletvekili Mustafa Şen, Kültür ve Turizm İl Müdürü Tamer Erdoğan, Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Ahmet Yüksel Gülay, AK Parti İl Başkanı Sezgin Mumcu ve ilçe belediye başkanları da katıldı. Taşkent-Trabzon uçuşları, sadece turizm açısından değil, kültürel diplomasi ve halklar arası yakınlaşma bakımından da yeni bir dönemin habercisi olarak görülüyor.