
Engelliler Günü, toplumumuzun her gün engelli bireylerin yaşamlarına daha fazla anlayış ve destek göstermesi gerektiğini hatırlatmak için bir fırsattır.
Engelli olmak elbette bir tercih değil. Engelli kardeşlerimizin hem kendileri hem de yakınları karşılaştıkları zorluklar karşısında sadece fiziksel olarak değil, duygusal manada da yıpranmaktadır. Yaşamın her alanında bir adım geriden gelmelerine göz yummamak, onları bir gün değil her gün düşünerek koşullarını kolaylaştırmak ve cesaretlendirmek gerekiyor.
Hayat iyi kötü sürprizlerle dolu; bugün var olan sağlığımızın yerine yarın neyle karşılaşacağımızı bilemeyiz, onları anlamak için bir anlık empati yapmak yetiyor. Engelli olmaları yaşamın hiçbir alanında çalışıp başarılı olmalarına engel değil. Engelli vatandaşlarımızın her geçen gün toplumda başarılar elde edip saygın projelerde yer alması bu konudaki bilinç ve dayanışma duygusunun bir yansımasıdır.
Zihinlerimiz ve kalplerimiz sevgi ve hoşgörüyle dolu olduktan sonra, her zorluğun üstesinden geleceğimize inanıyorum. Bu özel günde bütün engelli vatandaşlarımıza sağlık, huzur ve cesaret diliyor; her koşulda yanlarında olan ailelerine de hürmetlerimi sunuyorum.
Her birey, eşsiz bir değere sahiptir. Engelli veya engelsiz, hepimiz toplumun renkli birer parçasıyız. Bugünü, birlikte yaşamanın, anlayışın ve dayanışmanın önemini vurgulamak için de bir vesile olarak değerlendirmeliyiz.
Unutmayalım ki engelli bireylerin güçlü yanlarını keşfetmek, onlara uygun destekleri sunmak ve toplumsal farkındalığı artırmak, sadece insan haklarına saygı göstermekle kalmaz, aynı zamanda bir daha kapsayıcı bir toplum inşa etme yolunda bir adımdır.
Birbirimize destek olmak, anlamak ve çeşitliliğimizi kucaklamak, gerçek bir toplumsal uyumun temelidir.
Hayatın her alanında verdikleri yaşam mücadelesi ve cesaretleriyle bizlere ilham kaynağı olan tüm engelli vatandaşlarımızı 3 Aralık Dünya Engelliler Günü’nde selamlıyor; kendilerine fedakar aileleriyle birlikte yaşayacakları mutlu, huzurlu ve sağlıklı bir ömür diliyorum.